Kültür Sanat Haberleri 2021, Kültür Sanat Haberleri Siteleri

Suya 20 yıldır ‘nakış iÅŸleyen’ sanatçı: Fatma Betül Koyuncu

Fatma Betül Koyuncu, çocukluk yıllarında baÅŸlayan Hazreti Mevlana sevgisinden aldığı ilhamla baÅŸladığı ebru sanatında, 20 yıldır bine yakın esere imza attı.Yurt içi ve dışında 18 sergi açan Koyuncu, 20 yıl önce ebruyla tanıştığı Destegül Güzel Sanatlar Merkezi'nde ÅŸimdilerde öÄŸrencilerine öÄŸrettiÄŸi ebru sanatını sevdirmeye çalışıyor. Konya'da yaÅŸayan Koyuncu, AA muhabirine, küçüklüÄŸünden itibaren bir sanat dalıyla ilgilenmek istediÄŸini ancak önüne çıkan bazı engeller nedeniyle bunu sürekli ertelemek zorunda kaldığını söyledi.ÇocukluÄŸunun, Mevlana Türbesi'ne komÅŸu evlerinde geçtiÄŸini anlatan Koyuncu, sanata duyduÄŸu ilginin, türbenin içinde gördüÄŸü hat ve ebru eserleriyle daha da arttığını vurguladı.Lisede öÄŸrenciyken babasına hat sanatını yapmak istediÄŸini söylediÄŸini ancak dönemin ÅŸartları yüzünden bunun gerçekleÅŸemediÄŸini belirten Koyuncu, ne olursa olsun hayallerinden hiç vazgeçmediÄŸini dile getirdi.Hazreti Mevlana'nın hayatında çok önemli bir yere sahip olduÄŸunu ifade eden Koyuncu, 'Eski Konya evlerinde oturuyorduk o zamanlar. Evimizde bütün odaların kapılarının açıldığı mabeyin bölümü vardı. O bölümdeki üç parçalı büyük camdan Mevlana Müzesi'nin kubbesi görünürdü. Çocukluk ruhumla onu seyretmeye bayılırdım. Mevlana Türbesi'nin yanında doÄŸdum, büyüdüm, orada yaÅŸadım. Türbeye her girdiÄŸimizde duvardaki yazılar, o yazıların etrafına çevrelenmiÅŸ hatipli, yürekli ebrular beni mest ederdi.' diye konuÅŸtu. Koyuncu, ebru sanatıyla tanıştığı ilk yılların zorluÄŸundan bahsederek, 'Aslında geleneksel sanatların hepsinin ilk süreci biraz zordur ancak hiçbir zorluk beni geri adım attırmadı, hepsi bana çok güzel geldi.' dedi. Ebruya baÅŸladığında insanların bunu geçici bir heves gibi algıladıklarını ifade eden Koyuncu, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü: 'Bunu 'yapabileceklerim arasındaki en güzel meÅŸguliyet' olarak adlandırıyorum. Beni mutlu eden, nefes aldığım, huzur bulduÄŸum yer aslında ebru teknesi. Ebruya baÅŸladığımda insanlar, bunun çok uzun sürmeyeceÄŸini, bir heves olduÄŸunu düÅŸündü. 'Kafasını dağıtsın, sıkılır bırakır.' diyenler oldu. Fakat öyle olmadı, ebru devam ettikçe beni daha çok içine çekti ve yavaÅŸ yavaÅŸ hayatımın merkezine oturmaya baÅŸladı. Hayatımda ebrunun bulunduÄŸu konum çok yüksek ve deÄŸerli bir yerlerde. Bu yaptığım iÅŸe saÄŸlığım el verdiÄŸince devam edeceÄŸim.''Konya'nın da en güzel ruhu Hazreti Pir'dir'Ebruya baÅŸlamasında Mevlana'dan aldığı manevi desteÄŸin çok önemli olduÄŸuna dikkati çeken Koyuncu ÅŸunları kaydetti: 'Belki ailem çok sevdiÄŸi için, belki de Hazreti Mevlana'nın kıymetini büyüklerimiz bilip bize anlattığı için Mevlana benim için çok önemliydi. Hazreti Mevlana'nın bahçesinde oynayarak büyüdüm. Ortaokul zamanlarımda okula giderken sokakta köÅŸeyi döndüÄŸümüz zaman Hazreti Mevlana'nın türbesi karşımızda olurdu. Türbenin yanından geçerken bir Fatiha okumadan gitmezdik, yolumuzun devamında Åžems-i Tebrizi ve Kadı İzzettin Efendi'nin kabrinde de duamızı eder derse öyle girerdik. Bizler bu insanların eteÄŸinde, bu ruhaniyetlerinin etkisiyle büyüdük. Belki bu iÅŸlere gönlümün meyli de bundandır. En azından 'Pir beni tuttu sahip çıktı.' diyorum. 'Bize gelen Pir'dendir.' diye söylenir ya, her ÅŸehrin bir ruhu vardır, Konya'nın da en güzel ruhu Hazreti Pir'dir, onu sevenlerdir. Åžehrimiz ve ÅŸehrimizde yaÅŸamış olanlar çok güzel. Aslında bize kıymet bilmek düÅŸüyor, köklerimizden kopmadan onların öÄŸretilerini anlayabilmemiz gerekiyor. Sanat, onların verdiklerinin bir nüvesi. Hazreti Pir diyor ki, 'KoÅŸun koÅŸun su nakış tuttu.' su nakış tutmaz, su ebruyla nakış tutar.''Hazreti Pir'e sanatımla teÅŸekkür etmeye çalışıyorum'Koyuncu, Hazreti Mevlana'nın verdiÄŸi manevi desteÄŸe kendince teÅŸekkür etmeye çalıştığını belirterek, 'Mevlana Türbesi'nde gördüÄŸüm o eserler bana çok güzel gelirdi. Orada gördüklerim benim zihnime ve ruhuma yerleÅŸmiÅŸ. Hazreti Pir'e Fatihalar göndererek, onu ziyaret ederek ve sanatımla teÅŸekkür etmeye çalışıyorum.' ifadesini kullandı. Mevlana'nın 'Yeni Åžeyler Söylemek Lazım' ÅŸiirini de anımsatan Koyuncu, 'Her uyandığımız gün bizim bugünümüzdür ve her gün yeni bir ÅŸeyler söylemek için sanatımıza tutunmamız lazım.' dedi.

Bir önceki yazımız olan Tarihi ve dini bir yapı olan Kayme Sarayı'nın içki kutusunda yer alması tepki çekti: Ruhuna aykırı başlıklı makalemizde Kültür Sanat, Öğretim Üyesi ve Van hakkında bilgiler verilmektedir.

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir